Hasta yakının oğlu İsmail Karasapan yaşadıkları bu durumu Şanlıurfa Valiliğine, Sağlık Bakanlığına ve Şanlıurfa 112 Komuta Merkezine şikâyet etti
“28 Mart günü babasının iftar saatinde kalp rahatsızlığı başladığını hemen Mehmet Akif İnan Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Haliliye Ek Hizmet Binasına götürdüklerini söyleyen İsmail Karasapan’ın babasının rahatsızlığında yaşadıkları sağlık skandalıyla iddialarını şöyle anlattı
Haliliye ek binasına gitti doktor tahlil sonuçlarına göre müdellele etti. Sonra hemen ‘Anjiyo alalım’ dedi. Biz de tamam dedik. İmza attık anjiyoya aldılar. 2 gün yoğun bakımda kaldı. 30 Mart tarihinde sabahı taburcu olduk.30 Mart iftar dan hemen sonra tekrar rahatsızlandı. Hemen 112’yi aradım, ambulans talep ettik. 2 bayan hemşire geldi. Yukarıya çıktı, babama ‘Durumun nasıl’ dedi. Babam da ‘Göğsüm sıkıştı, nefes alamıyorum.’ dedi
Gelen sağlık personeli yanında ilk yardım çantasını almamıştı. Bizden ‘Tansiyon aletiniz var mı’ diye sordu. Bizde ilk yardım çantanız nerde? Deyince ‘Aşağı inip biriniz getirebilir’ dedi. Biz de ilk yardım çantası yanınızda getirmeniz lazım dedik. İlgilenmedi, biz de kızdık, aşağı inebilir misiniz dedik. Acil yardım personelisiniz neden ilk yardım çantanız yanınızda yok diyerek sitem ettik.
Sonra kendi imkânlarımızla aşağı indik. Abim geldi babamı hastaneye götürmek için onun arabasına bindirdik. Bu sırada sağlık personeli aşağı indirdiğimiz hastaya müdahale etmek için ambulans davet etti. Biz hastayı arabaya bindirttikten sonra imza atmamız istedi. Zorlasalar da imza atmayı kabul etmedik.Abimin arabasıyla baba mı hastaneye yetiştirdik. İki tahlil yaptık. Doktor müdahalesinde sonra eve geldik. Şimdi sağlık personelinin görevi nedir size sormak istiyorum. İlk yardım çantasını yanına almadan acil çağrıya geliyor. Hastaya bakmak için hasta yakınlarından tansiyon aleti talep ediyor. Burada bir ihmal var gerekeni talep ediyorum.”